Gümüşhane Üniversitesi ile Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü iş birliğinde hazırlanan bilimsel-teknik rapor başta yeni heyelan risklerini önlemek amacıyla karayolunun tünel-viyadük sistemleriyle yeniden projelendirilmesi olmak üzere önemli tespitleri ortaya koydu.

Kürtün ilçesine bağlı Özkürtün Beldesi Karaçukur mahallesinde meydana gelen heyelana ilişkin hazırlanan rapor Gümüşhane Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serhat Dağ ve Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Fatih Işık tarafından Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Gümüşhane 101. Şube Şube Şefi Osman Sarıgün’e iletildi.

Heyelan Sahasında Detaylı Arazi Çalışması Yapıldı

Doç. Dr. Serhat Dağ, heyelan sonrası 24 Nisan 2025’te LİDAR entegre insansız hava aracı ile detaylı saha çalışması gerçekleştirdiklerini, 4 Mayıs 2025’te ise ikinci saha incelemesinin yapıldığını belirtti. Yapılan değerlendirmelerde arazi gözlemleri, hava aracı görüntüleri, bölge halkı ile yapılan görüşmeler ve geçmişe yönelik iklim verilerinin bütüncül şekilde ele alındığını vurgulayan Dağ, heyelanın oluşumunda kayaç yapısı, jeomorfolojik koşullar ile birlikte meteorolojik faktörlerin etkili olduğunu ifade etti.

Dağ, “Bölgeyi oluşturan kayaçların jeolojik özellikleri, yapısal özellikleri, jeomorfolojik unsurları gibi heyelan hazırlayıcı nedenler, yağış, donma-çözünme ve arazi yüzey sıcaklığındaki artış gibi toplam meteorolojik unsurların tetiklemesi ile heyelan olayının meydana gelmesi adeta kaçınılmaz olmuştur. Mevcut heyelanın taç bölgesi gerisinde yüzey çatlaklarının varlığı tespit edilmiştir. Yine bahar ayları ile birlikte heyelan sahasının üst kesimlerinde çeşitli alanlarda kaynak suları gözlemlenmiştir. Dolayısıyla bu alan hala potansiyel heyelan tehlike alanı özelliğini korumaktadır”

Sürekli İzleme ve Güçlendirme Önlemleri Öneriliyor

Raporda yeni kaymaların önlenebilmesi için sürekli izleme sistemlerinin kurulması, mühendislik temelli güçlendirme önlemlerinin uygulanması ve disiplinler arası teknik değerlendirmelerin kesintisiz yürütülmesi gerektiğini vurgulandı.

Ayrıca özellikle karayolları şevlerinde belli periyodlarda jeolojik-jeoteknik etütlerin tekrarlanması (örneğin 10 yılda bir), değişen mühendislik parametreleri dikkate alınarak tasarımların güncellenmesi önerildi.

Tünel-viyadük sistemleri ile karayolunu riskli kaya şevlerinden uzaklaştıracak projelerin hayata geçirilmesinin önemine de vurgu yapıldı.

Gümüşhane Üniversitesi ile KTÜ Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü öğretim üyelerinin müşterek hazırladığı bu çalışma, akademik kurumların bilimsel birikimini kamu yararına sunma sorumluluğunu somutlaştırırken, afet risklerinin azaltılmasına yönelik bölgesel iş birliğinin de modelini oluşturuyor. Ortak rapor, afet öncesi risk analizi, olay sonrası değerlendirme ve müdahale süreçlerine bilimsel rehberlik etmeyi hedefliyor.

“Bilimsel bilgininin kamu hizmetine dönüşmesini her daim önceleyeceğiz”

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oktay Yıldız, “Üniversiteler yalnızca eğitim ve araştırma faaliyetleriyle sınırlı değildir; bulundukları coğrafyanın sorunlarına duyarlı, çözüm üreten ve topluma doğrudan katkı sunan yapılardır. Karaçukur’daki heyelan olayı, bilimsel müdahale gerektiren önemli bir doğa olayıdır. KTÜ Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezi ile yürüttüğümüz bu ortak rapor, bilginin sahaya yansımasının güzel bir örneğidir. Karayolları Müdürlüğümüzün sahadaki hızlı ve yerinde müdahalesi sayesinde olası daha büyük risklerin önüne geçildiğini de memnuniyetle belirtmek isterim. Başta Karayolları olmak üzere tüm ilgili kurumlara bilimsel destek sunmayı sürdürecek; bilgimizi kamu hizmetine dönüştürmeyi her zaman önceleyeceğiz” dedi.

Bilim de o yol için “Tünel” dedi | Gümüşhane Kuşakkaya Gazetesi